Karin KLACK, 1 Vanessa MONMA, 1 Karina PELIÇARI, 2 Simone APPENZELLER, 2 Jozélio Freire de CARVALHO3

Anahtar Kelimeler: Antifosfolipid sendrom; demir eksikliği anemisi; demir eksikliği; beslenme

Özet

Amaç: Bu çalışmada primer antifosfolipid sendromunda (PAPS) demir eksikliği anemisi ile birlikte demir eksikliğinin subklinik ve klinik prevalansı değerlendirildi.

Hastalar ve yöntemler: Çalışmaya 29 PAPS hastası ve yaş, cinsiyet ve sosyoekonomik durum açısından eşleştirilmiş 29 sağlıklı kontrol alındı. Katılımcılara demir, folik asit, B12 vitamini ve C vitamini verildi. Demir deposunu belirlemek için bir dizi test yapıldı. Hasta grubunda ortalama hastalık süresi 70±51.3 aydı.

Bulgular: Her iki grupta da katılımcıların %10.3'ünde demir depolarında eksiklik gözlendi (p=0.5). Yalnızca üç PAPS hastasında (%10.3) demir eksikliği eritropoezisi (IDE) görüldü (p<0.001). Kontrollere kıyasla PAPS hastalarında demir eksikliği anemisi (IDA) daha yaygındı (sırasıyla %10.3'e kıyasla %48.2; p=0.009). Ortalama demir düzeyleri, kontrollere kıyasla PAPS grubunda anlamlı düzeyde daha düşüktü (sırasıyla 95.8'e kıyasla 75.5; p=0.03). Alyuvarlar dağılım genişliği varyasyon katsayısı (RDW-CV) (13.2'ye kıyasla 14.9; p=0.02) ve alyuvarlar dağılım genişliği standart sapması (RDW-SD) (40.5'e kıyasla 46.7; p=0.009) hasta grubunda anlamlı düzeyde artmıştı. Folik asit ve C vitamin düzeyleri, kontrol grubuna kıyasla PAPS grubunda daha düşüktü (p<0.05).

Sonuç: Sağlıklı kontrollere kıyasla, PAPS hastalarında IDA ve IDE insidansının daha yüksek olduğu ilk kez bu çalışmada gösterildi. Bu sonuç, folik asit ve C vitaminin yetersiz alımı ile ilişkilendirilebilir.